© Müzakerat 2017 - 2021

Biz Türkiyeliyiz, Türkiye'deniz

Askeriyeden emekli olmanın verdiği güce dayanarak halkın seçtiği meşru iktidarı tehdit etmenin, askeriyede bulunmanın verdiği güce dayanarak halkın seçtiği meşru iktidarı tehdit etmekten hiçbir farkı yoktur
NATO'nun kuruluş yıldönümü olan 4 Nisan'da, Türk Silahlı Kuvvetleri'nden emekli 104 amiral, Atatürk'ü Amerikancılıklarını örtmek için perde olarak kullandıkları ve irtica paranoyasıyla süsledikleri bir metinle karşımıza çıktılar.
Aslında olmayan bir Montrö tartışması, üzerine Kanal İstanbul ve tabii "nereye çekersen oraya" esnekliğindeki irtica öcüsüyle ordumuzu ve ülkemizi tehdit ettiler. Ülkemizin karşı karşıya olduğu bariz bir kuşatma söz konusuyken, yaptılar bunu. Başı çekenlerden birisi "Suriye'de radikal İslâmi örgütler olacağına, iyi ilişkiler geliştireceğimiz, laik yapısıyla bildiğimiz" diye tarif ettiği YPG/PKK ile komşu olmamızın faydalarından bahseden Türker Ertürk'tü.


Türkiye, Erdoğan'a kadar Mavi Vatan'ı sadece hayal etti. Bu hayali ABD, Fransa, Yunanistan'a rağmen hayata geçirdiğimiz günlerden geçerken muvazzaf oldukları dönem elleri bağlı oturanların şimdi burnunu çıkarması tesadüf olmasa gerek.
Bildiriyi destekleyen vekiller elbette CHP ve İYİ Parti'den çıktı. Libya'ya giden askerimize "lejyoner", ordumuza "satılık", Mavi Vatan mücadelesine "Libya'da ne işimiz var?" sığlığında yaklaşanların ittifakı elbette bu NATO'cu ağızları destekleyecektir.


"İrtica"ya kafayı takan emekli veya muvazzaflara hatırlatayım:
İlker Başbuğ, Fetullahçıların ordudaki varlığını 1980'lerde hissetmeye başladığını ifade etmiştir. Darbenin öncü isimlerinden Akın Öztürk, Hava Harp Okulu'na (HHO) 1973'te girmiştir. Yine Akıncı Üssü'nden Ankara'ya bombalar yağdıran darbeci Hakan Evrim, 1984 girişlidir. Darbeye katılan havacı 43 generalin 21'i 1980-83 aralığında, 19'u 1990'ların başında, 3'ü ise 1980 öncesi HHO'na girmiştir.


Balyoz davasında mahkûm edilen Kurmay Albay Mustafa Önsel, kitabında 1986 yılındaki Kuleli'ye giriş sınavında soruların FETÖ'cüler tarafından çalındığının ortaya çıktığını ancak olay çok büyütülmeden 10 kişinin atılmasıyla mevzunun kapatıldığını yazmıştır. O dönem girişlilerin devamı, Kara Harp Okulu'ndan mezun edilmiş ve en çok kurmay subayın çıktığı 1994 mezunları, darbede kilit rol oynamıştır. (Hakkı Kurban, Akşam)


Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın Emir Subayı Yarbay Levent Türkkan da darbe girişimi sonrası tutuklanmasının ertesinde verilen sorularla 1989'da Işıklar Askeri Lisesi'ne girdiğini itiraf etmiştir. Aynı şekilde İlker Başbuğ'un talimatıyla Kozmik Oda'yı FETÖ'cülere açıp devletin mahreminin sızdırılmasında etkin olduğu düşünülen eski Genelkurmay Adli Müşaviri Muharrem Köse'nin kaç girişli olduğunu da İlker Başbuğ söyleyebilir.


Yani FETÖ'nün TSK'ya sızmaya ve yükselmeye başlaması, AK Parti iktidarından 20 yıl önce başlayan bir süreçtir. Sizin gibiler "irtica" diyerek AK Parti iktidarından önceki 22 yılda TSK'dan binlerce kişiyi dindar olduğu için ordudan atarken, o 22 yılda atılan FETÖ'cü sayısı sadece 400'de kalmıştır.


Peki FETÖ'cüler, adli müşavirlikten emir subaylığına, personel başkanlığından atama dairelerine kadar TSK'nın en önemli kadrolarını doldururken siz ne yaptınız? Ellerinde içki, kollarında başı açık eşleri, evlerinde Atatürk portreleri var diye ayakta uyudunuz.

 

yazının devamı için tıklayın

İlginizi Çekebilir

Türkiye'nin tohumda İsrail'e bağımlılığı yok

Türkiye Tohumcular Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hacı Ömer Güler, Türkiye'nin tohumda ne İsrail'e ne de başka bir ülkeye bağımlı olduğunu belirterek, "Tohumculuk sektörü olarak İsrail ile ticaretimizin durmasının ülkemize hiçbir olumsuz etkisi olmayacaktır" dedi.

Sinan Ateş cinayetine ilişkin iddianame kabul edildi

Eski Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sinan Ateş'in öldürülmesine ilişkin 22 şüpheli hakkında hazırlanan iddianame Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.

Kuveyt'in İsrail zulmü karşısındaki tutumu önemli

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kuveyt Devlet Emiri Şeyh Mişal El Ahmed El Cabir El Sabah ile gerçekleştirdiği görüşmede, Kuveyt'in İsrail zulmü karşısındaki tutumunun önemli olduğunu, bu duruşun Filistin davasına güç kattığını, Türkiye'nin başından beri kalıcı ateşkesin tesisi için çaba gösterdiğini belirtti.

Adalet Akademisi'nde 1 yıl eğitim alacaklar

Hakim ve Savcı Yardımcılığı Yönetmeliği Resmi Gazete'de... Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Hakim ve Savcı Yardımcılığı Yönetmeliği'nin Resmi Gazete'de yayımlandığını duyurdu. Tunç, açıklamasında "Hakim ve savcı yardımcılarımız, mesleğe kabul öncesinde Adalet Akademisi'nde 1 yıl eğitim alacak ve usta çırak ilişkisi içinde 2 yıl tecrübeli hakim ve savcılarımızın yanında görev yapacak" dedi.

TÜM HABERLER