GRAFİKLİ Kovid19 ile mücadelede evdeki gerginliğin ilacı "egzersiz"
SAĞLIKSağlık Bilimleri Üniversitesi Geriatri Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet İlkin Naharcı: "Evde bulunmanın verdiği gerginlik ile başa çıkabilmek için düzenli ev içi egzersiz yapılabilir" "Eski albümler incelenebilir, sohbetler esnasında geçmişteki güzel anılardan bahsedilebilir. Ev içinde fonda müzik sesi motivasyonu artırır, çeşitli dans oyunları denenebilir" "Çocuklarla saklambaç, yapboz, tombala, kelime oyunu gibi oyunlar oynanabilir"
ANKARA (AA) DUYGU YENER Çin'in Vuhan kentinde ortaya çıkan ve birçok ülkeyi etkisi altına alan yeni tip koronavirüs (Kovid19) ile mücadelede uzun süre evde kalmanın oluşturabileceği gerginliğin egzersizle aşılabileceği bildirildi.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Gülhane Tıp Fakültesi Geriatri Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet İlkin Naharcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kovid19'un özellikle 45 yaş üzeri bireylerde daha sık enfeksiyona yol açtığını, 60 yaş üzerindeki bireylerin ise ölümcül enfeksiyon riski altında olduğunu belirtti.
Kardiyovasküler hastalıklar, diyabet, hipertansiyon, kronik akciğer hastalığı, kanser gibi rahatsızlıkların da koronavirüste ölüm riskini artırdığına işaret eden Naharcı, bu hastalıkların bağışıklık sisteminin zayıflamasının yanı sıra organların çalışmasındaki bozulmanın da altta yatan nedenleri olduğunu aktardı.
Prof. Dr. Naharcı, hastalığın bulaşmasını önlemenin ellerin en az 20 saniye su ve sabunla yıkanması, alkol bazlı sıvı dezenfektanlarla temizlenmesi, evde zaman geçirilmeye çalışılması, sosyal izolasyon kurallarına uyulması, görüşmelerin telefonla yapılması ve açıkta satılan yiyeceklerin tercih edilmemesi gibi uyarılara dikkat edilerek sağlanabileceğini söyledi.
Sosyal izolasyonla yaşlı bireylerin bu süreçte ev içinde günlük bir rutin program oluşturmalarını öneren Naharcı, bireylerin hayatlarını bu programa uyarlayarak yaşamalarını tavsiye etti.
"Geçmişteki güzel anılardan bahsedin"
Prof. Dr. Naharcı, salgın nedeniyle evde bulunan yaşlıların iletişim araçlarından daha fazla yararlanarak görüşmelerini telefonla, görüntülü ya da sosyal ağlar üzerinden yapmalarının sağlık açısından daha yararlı olacağını dile getirdi.
Günlük tutmak, gazete ve kitap okumak, yazı yazmak, yemek ve resim yapmak gibi faaliyetlerin de kişinin motivasyonunu artıracağının altını çizen Naharcı, şu önerilerde bulundu:
"Evde bulunmanın verdiği gerginlik ile başa çıkabilmek için düzenli ev içi egzersiz yapılabilir. Fotoğraflar ev içinde bir yerlere konulup eski albümler incelenebilir, sohbetler esnasında geçmişteki güzel anılardan bahsedilebilir. Ev içinde fonda müzik sesi motivasyonu artırır, çeşitli dans oyunları denenebilir. Evde çocuklar varsa onlarla saklambaç, yapboz, tombala, kelime oyunu gibi oyunlar oynanabilir. Önemli telefon numaraları görülebilecek bir yere asılmalıdır. Bu bilgiler özellikle yaşlı bireyler için yakınlarının, eczanenin, eve hizmet veren marketlerin, gerektiğinde çağırabilecekleri taksinin ve evde bakım hizmetlerinin numaraları olmalıdır. Uyku düzeni bozulmamalıdır. Gece geç saatlere kadar uyanık kalınmamalı ve gece geç saatlere kadar televizyon izlenmemelidir."
İlginizi Çekebilir
2,3 milyar dolarlık sağlık turizmi geliri
Ticaret Bakanlığı, Türkiye'nin, sağlık turizmi alanında uluslararası kabul gören akreditasyonuna sahip 40 sağlık kuruluşuyla dünyada 7. sırada yer aldığını ve geçen yıl bu alanda 2,3 milyar dolarlık gelire ulaştığını duyurdu.
Sessiz Katil: Her 90 saniyede bir can alıyor
ABD'nin "Sessiz Katili" her yıl yüz binlerce can alıyor ve vakalar sürekli artıyor. Doktorlar her 90 saniyede bir Amerikalının ölümüne neden olan sepsis krizi konusunda uyarıyor.
Her yıl dünyada 20 milyon kişi kansere yakalanıyor
Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Tezer Kutluk, her yıl dünyada 20 milyon, Türkiye'de ise 240 bin kişinin kansere yakalandığını aktardı.
Pet şişeden içilen su mu plastik mi?
Yaşamın kaynağı olan su, hastalıklara kapı mı aralıyor? Bu soruyu akıllara getiren ABD'de yapılan yeni bir araştırma. 1 litrelik pet şişedeki suda yaklaşık 240 bin nanoplastik tespit edildi. Nanoplastikler, plastiklerin parçalanmasıyla oluşuyor. Bu küçücük parçaların ağız yoluyla vücuda alınmasının hastalıklara davetiye çıkardığı belirtiliyor.