© Müzakerat 2017 - 2021

Sadece göç etmediler dünyayı zenginleştirdiler

Uluslararası Göç Örgütü’nün verilerine göre günümüz dünyasında 272 milyon göçmen bulunuyor. İlk kitlesel göçünü 1492 yılında İspanya’dan gelen Yahudilerle alan Türkiye, bugün en çok göçmen nüfus ağırlayan 14. ülke. Kültürel çeşitliliğe katkı sağlayan göçmenler, gittikleri ülkelerde iş insanı, sanatçı hatta devlet başkanı olarak önemli roller üstleniyor.

Cumhurbaşkanlığı himayelerinde İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla düzenlenen ‘Uluslararası Göç Filmleri Festivali’ sona erdi. Festival kapsamında göç konulu 45 film, online olarak gösterime sunuldu. Festival, göç olgusu ve kültürünün yeniden gözden geçirilmesine vesile oldu. Çeşitli nedenlerle ülkelerini terk edip kimi zaman binlerce kilometre uzakta yeniden var olmaya çalışan insanlar, gittikleri ülkenin yalnızca kültürüne değil, ekonomisine, siyasetine de dokunarak arkalarında derin izler bırakıyor.
 
İLK MİSAFİRLER
 

Göç yolları üzerinde bulunan Anadolu’nun Osmanlı zamanındaki ilk kitlesel göçü, 1492 yılında İspanya’dan gemilerle getirilen Yahudilere dayanıyor. O dönemde din değiştirmesi istenen yaklaşık 100 bin Yahudi bunu kabul etmeyince Osmanlı topraklarına iltica eder. Geldikleri topraklarda kabul gören Yahudi göçmenler sarayın hekimbaşısı, sarrafbaşı ve padişahın baş danışmanlığı görevlerine kadar yükselir.
 
MATBAAYI GETİRDİ
 
Türk kültür tarihine matbaayı kazandırarak bir devri açan İbrahim Müteferrika da Macaristan göçmeniydi. Aslen Macar olan ve daha sonra Müslüman olan Müteferrika, 1672 Thököly ayaklanmasının ardından Osmanlı topraklarına iltica eder. Ülkesindeki kazanımları göç ettiği ülkeye taşıyarak matbaanın Türk topraklarındaki öncüsü konumuna gelen Müteferrika, devlet kademelerinde de
farklı görevlerde bulunur.
 
EDEBİYATTA İZLER
 

Göçmenlerin kendilerini belki de en rahat ifade edebildikleri alanların başında edebiyat geliyor. Bir kültürden diğer bir kültüre karışmaya çalışmakta yaşanan ruhsal çalkantılar, göçmenlerin kalemlerinin de güçlü olmasına vesile oluyor. Türkiye’den Almanya’ya göç eden Fakir Baykurt, Habip Bektaş, Bekir Yıldız gibi isimler Alman edebiyatına katkı sağlamışlardı. Türkiye’den Fransa’ya göç eden Şeyhmus Dağtekin de Fransız edebiyatında iz bırakarak Fransa’nın en önemli şiir ödüllerinden birini almıştı. Bugün en çok satanlar listesinde eserleri bulunan Halit Hüseyni de Afganistan’dan göç eden yazarlar arasında yer alıyor.
 
SİYASET İNSANLARI
 
Bir ülkeden başka bir ülkeye göç ederek yepyeni bir hayat kuran göçmenler, kimi zaman gittikleri ülkelerde başarılı birer siyasetçi konumuna da geldi. Türkiye’nin ilk ve tek kadın başbakanı olan Tansu Çiller, ailesi tarafından Selanik göçmeniydi. ABD’nin 44. başkanı olan Barack Obama, Kenya göçmeni bir ailenin çocuğuydu. ABD’nin şimdiki başkanı Donald Trump’ın da babası Almanya kökenliydi. Göçmen kökenli siyasetçilerin arasında Türkiye’den İngiltere’ye yerleşen bir babanın oğlu olan İngiltere Başbakanı Boris Johnson da bulunuyor.

 

‘O da mı göçmen?’ diyeceğiniz 10 ünlü göçmen Amerikalı

Trump’ın başkanlığının ardından sular durulmuyor. Amerika’yı tekrar ‘büyük’ yapmak adına öncelikle tüm göçmenleri ülkeden süreceğini ve hatta Meksika ile aralarına devasa bir duvar öreceğini söyleyen Trump, başkan seçilir seçilmez de bu uçuk fikirlerini hayata geçirmek adına adımlar atıp Amerikan halkının büyük çoğunluğunu iyiden iyiye germeyi başardı. Gerilen bu Amerikalıların Trump’a cevabı açık: Hepimiz göçmeniz! Gerçekten şöyle bir bakınca Amerikan tarihinin en ünlü isimlerinin çoğu göçmen. İşte size birkaç sıkı örnek...

ALBERT EINSTEIN

Genel görelilik teorisini geliştiren Nobel Ödülü sahibi teorik fizikçi Einstein, bir Alman Yahudisi olarak, II. Dünya Savaşı'nın ardından, Holokost'tan sadece birkaç yıl once Birleşik Devletler'e göç etti. 1935 yılında ABD'de daimi ikametgah ve 1940 yılında da vatandaşlık hakkı kazandı.

SERGEY BRIN

Dünyanın en büyü şirketlerinden Google'ın kurucu ortağı Brin, 1979'da Sovyetler Birliği'nden Amerika’ya göç etti. Rusya’da yaşadığı inanç baskısından kaçan Sergey Brin, Amerika’ya çağ atlatan teknolojilerin üretildiği, koca bir şirketin sahibi.

GLORIA ESTEFAN

1957'de Havana'da dünyaya gelen Estefan, Küba Devrimi sırasında ailesiyle birlikte Miami'ye göç etti. 1974 yılında Amerika Birleşik Devletleri vatandaşı oldu.

MICHAEL J. FOX

Geleceğe Dönüş Serisi’nin unutulmaz oyuncusu aktör ve aktivist J. Fox, 1961'de Kanada Edmonton'da doğdu ve 18 yaşındayken 1979'da Los Angeles'a yerleşti.

NATALIE PORTMAN

1981'de Kudüs'te Neta-Lee Hershlag olarak dünyaya gelen Oscarlı oyuncu, ailesi ile birlikte 3 yaşındayken Washington DC'ye taşındı.

MILA KUNIS

Son yılların adından en çok söz ettiren oyuncularından biri olan Mila Kunis, 1991 yılında henüz 7 yaşındayken ailesiyle birlikte Ukrayna Chernivtsi'den Los Angeles'a göç etti.

CHARLIZE THERON

Güney Afrika’daki Benoni'de doğan aktris, eğlence alanında kariyer yapmak için 1994 yılında Birleşik Devletler'e gitti. 2007'de ABD vatandaşlığına kabul edildi.

JIM CARREY

Aktör ve komedyen Jim Carrey, aslında 1962'de Kanada Newmarket'te doğdu ve oyunculuk alanında kariyer yapmak için 1979'da Los Angeles'a yerleşti.

CARLOS SANTANA

Efsanevi gitarist ve söz yazarı Carlos Santana, 1947'de Autlán de Navarro'da doğdu ve 1960'lı yılların başında San Francisco'ya göçtü. 1965 yılında ise Amerikan vatandaşı oldu.

BONUS: MELANIA TRUMP

Kulağa şaka gibi gelse de, şu an göçmenleri sınır dışı etmek isteyen Trump başkanın eşi olan Melania Trump, model olma sevdasıyla 1996 yılında Slovenya’dan ABD’ye göç etti ve 2006 yılında tam vatandaşlığa alındı.

 

Ve daha niceleri...

Bugün hala siyahileri öldüren Amerika, dönüp geçmişine bakmalı ve temelini kurdukları ülkenin göçmenlerce işgal edildiğini unutmamalı.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER