Sonsuz kimyasallar insan ve çevre için çok tehlikeli
SAĞLIKProf. Dr. Yüksel Ardalı, "Doğada çok uzun süre kalabiliyor, doğal zincir içerisinde bulunuyor ve bu nedenle 'forever chemicals' yani sonsuz kimyasallar, kalıcı kirleticiler olarak adlandırılıyorlar." dedi.
Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yüksel Ardalı, doğada çok uzun süre kalabildikleri için "sonsuz kimyasallar" olarak adlandırılan perflorlu ve poliflorlu alkil maddelerin toprağa ve suya karışabildiğini, deniz canlılarında ve insan vücudunda tespit edildiğini, ayrıca birçok hastalıkla ilişkilendirildiğini kaydetti.
Sonsuz kimyasalların yarılanma ömürlerinin 1000 yıldan fazla olduğu bilgisini paylaşan Ardalı, "2000 yılında kimyasal madde girişi dünya nüfusuyla aynı oranda hesaplanırken, 2020 yılında 2 katı olarak hesaplanmış. 2050'de bu rakamın 3 kat olacağını hesaplarsak biz yarın içeceğimiz suyun kalitesinden, özelliklerinden hiç emin olamayacağız." değerlendirmesinde bulundu.
Kullandığımız birçok üründe sonsuz kimyasal var
Ardalı, sonsuz kimyasalların yangın söndürme tüpleri, teflon tavalar, kağıt ve karton gıda ambalajları, patlamış mısır poşetleri, pizza kutuları, hazır kekler, su itici giysiler, halılar, perdeler, güneş kremleri, fondötenler ve saç kremleri gibi günlük hayatımızda kullandığımız pek çok ürünün içinde bulunduğunu, bu kimyasalların aynı zamanda havacılık, otomotiv, inşaat, elektronik ve askeri sanayi gibi sektörlerde de kullanıldığını bildirdi.
"Yağmur suyunda PFAS tespit edildi"
Bu kimyasalların bertaraf edilmesinin şu an için mümkün olmadığının altını çizen Ardalı, "Sonsuz kimyasallar, arıtma tesislerine geliyor fakat arıtma tesislerine geldiğinde karbon flor bağı olan bu bileşikleri bertaraf etmemiz mümkün değil. Yine bu sular arıtıldıktan sonra içlerinde PFAS bulunarak denize ve yüzey sularına deşarj ediliyor." ifadelerini kullandı.
Sonsuz kimyasallar deniz canlılarını nasıl etkiliyor?
Bu kimyasalların sadece insan sağlığı değil deniz canlıları üzerinde de olumsuz etkileri bulunduğunu ortaya koyan araştırmalar yapıldığına işaret eden Ardalı, "Sonsuz kimyasalların hayvan dokularında ve bitkilerde bulunduğu biliniyor. Yunuslarda çalışmalar yapılmış. Bağışıklık sistemlerine, böbrek ve karaciğer işlevlerine zarar verdiği görülmüş. Su samurlarında çalışma yapılmış bağışıklık sistemlerine zarar verdiği tespit edilmiş. Kutup ayılarında ise nörolojik hasarlar oluşturduğu hormon sistemlerine müdahale edildiği, üremeyi etkilediği gibi tespitler yapılmış." dedi.
İlginizi Çekebilir
2,3 milyar dolarlık sağlık turizmi geliri
Ticaret Bakanlığı, Türkiye'nin, sağlık turizmi alanında uluslararası kabul gören akreditasyonuna sahip 40 sağlık kuruluşuyla dünyada 7. sırada yer aldığını ve geçen yıl bu alanda 2,3 milyar dolarlık gelire ulaştığını duyurdu.
Sessiz Katil: Her 90 saniyede bir can alıyor
ABD'nin "Sessiz Katili" her yıl yüz binlerce can alıyor ve vakalar sürekli artıyor. Doktorlar her 90 saniyede bir Amerikalının ölümüne neden olan sepsis krizi konusunda uyarıyor.
Her yıl dünyada 20 milyon kişi kansere yakalanıyor
Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Tezer Kutluk, her yıl dünyada 20 milyon, Türkiye'de ise 240 bin kişinin kansere yakalandığını aktardı.
Pet şişeden içilen su mu plastik mi?
Yaşamın kaynağı olan su, hastalıklara kapı mı aralıyor? Bu soruyu akıllara getiren ABD'de yapılan yeni bir araştırma. 1 litrelik pet şişedeki suda yaklaşık 240 bin nanoplastik tespit edildi. Nanoplastikler, plastiklerin parçalanmasıyla oluşuyor. Bu küçücük parçaların ağız yoluyla vücuda alınmasının hastalıklara davetiye çıkardığı belirtiliyor.