© Müzakerat 2017 - 2021

Van’da nesli koruma altındaki yaban hayvanları tahnit sanatıyla müzede tanıtılacak

Van ve çevresindeki illerde ölü bulunan ya da tedavi sırasında ölen sakallı akbaba, toy kuşu, ur kekliği, kızıl akbaba, vaşak, kaya kartalı gibi hayvanlar tahnit yöntemiyle gelecek kuşaklara tanıtılacak YYÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Şevli: ”Bu çalışmayla özellikle genç kuşaklar hayatlarında karşılaşamayacakları hayvanları burada görebilecekler. Öğrencilerin gelip burada araştırma yapabilecekleri bir düzenleme yapacağız” Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan: ”20 yıldır, ölen hayvanların tahnitini yapıyoruz. Amacım nadir görülen bu hayvanların bölgede yaşadığını da göstermek”

VAN (AA) Van'da, doğada ölü bulunan ya da tedavi sırasında ölen yaban hayvanları Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezinde tahnit yöntemiyle doldurularak doğa müzesinde sergilenecek.

Van, Muş, Bitlis, ve Hakkari'de hasta ya da yaralı bulunan yaban hayvanlarının tedavi edildiği tek merkez olan Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezinde, nesli koruma altındaki yaban hayvanlarının gelecek nesillere tanıtılması amacıyla çalışma başlatıldı.

Bu kapsamda, avcılar tarafından vurulan ya da çeşitli nedenlerle ölen yaban hayvanlarını tahnit sanatıyla (hayvan doldurma) adeta "canlandıran" Merkezin Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, ur kekliği, toy kuşu, sakallı akbaba, kızıl akbaba, su samuru, vaşak, gelincik, kaya kartalı, yaban keçisi, ayı, kızıl tilki ve kurt gibi 25 hayvanın tahnitini yaptı.

Yaklaşık 20 yıl süren çalışmanın ardından nadir görülen hayvanların özenle hazırlanan tahnitleri, üniversite bünyesinde oluşturulacak doğa müzesinde sergilenerek gelecek nesillere tanıtılacak.

2020'de 550 yaban hayvanı tedavi edildi

YYÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Şevli, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2020'de 550 hayvanın tedavi edildiği merkezin bölgedeki yaralı veya hasta yaban hayvanlarının şifa merkezi haline geldiğini söyledi.

Doğada ölü bulunan ya da tedavi sırasında ölen, nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan hayvanları tahnit sanatıyla geleceğe taşımak istediklerini anlatan Şevli, şunları kaydetti:

"Hayvanların korunması açısından merkezimiz önemli bir hizmet veriyor. Doğada az görülen, öğrencilerin hayatlarında hiç karşılaşmayacağı hayvanları öldükten sonra tahnit sanatıyla canlandırıyoruz. Bu çalışmayla özellikle genç kuşaklar hayatlarında karşılaşamayacakları hayvanları burada görebilecekler. Öğrencilerin gelip burada araştırma yapabilecekleri bir düzenleme yapacağız. Bu hayvanların tahnitlerini tanıtıcı bilgilerle sergileyebileceğimiz bir müze oluşturmak istiyoruz. Bu konuda çalışmalarımız başladı. Halkımız, öğrencilerimiz doğada göremedikleri hayvanları burada rahatlıkla görebilecek."

"25 hayvanın tahnitini yaptık"

Doğada nadir bulunan hayvanların tahnitini yaptığını ifade eden Merkez Müdürü Aslan ise "20 yıldır, ölen hayvanların tahnitini yapıyoruz. Amacım nadir görülen bu hayvanların bölgede yaşadığını da göstermek. Örneğin Bitlis'ten getirilen ölü toy kuşunun yüz yıldır görülmediği tespit edildi. Bu nedenle doğada ölen hayvanları araştırmak için de getiriyoruz. Bunların içinde ismini duyup pek görmediğimiz toy kuşu ve sakallı akbaba gibi türler de var." diye konuştu.

Yaban hayvanlarını yaşadığı ortamda korumanın öncelikleri olduğunu vurgulayan Aslan, şöyle devam etti:

"Şu ana kadar 25 tür hayvanın tahnitini yaptık. Bunların arasında ur kekliği, toy kuşu, sakallı akbaba, kızıl akbaba ve vaşak gibi kırmızı listede olan hayvanlar var. Bunların tahnitini yaparken doğal habitatını da gösteriyoruz. Nesli tükenmekte olan bu hayvanları oluşturacağımız doğa müzesinde sergilemeyi planlıyoruz. Bunun altyapısı da hazır. Bunu ilerletip osteoloji müzesine de çevirebiliriz. Bu hayvanların kemikleri, tüyü ve derisi ilime katkı sağlar. Oluşturacağımız müze hem araştırmacılara hem de arkeologlara hizmet edecek."

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER