NATO Türkiye'nin sırtında büyük bir kambur, ayaklarında ise prangadır!

Nagehan Alçı’nın yazısına atıfta bulunan yazarımız Mustafa Albayrak sözlerine şu şekilde devam etti;

“NATO’nun beyin ölümünün gerçekleştiğine bende inanıyorum. Macron ne zaman AB kendi ordusunu kurmalı açıklaması yapsa, hemen ardından sarı yelekliler sokaklara çıkıyor... 

Aynı durum Hong Kong içinde öyle... 

İşte tüm bu olayların arkasında bir güç var!

Avrupa birliğinin ordusunu kurmasına engel olan, Japonya'nın kendi ordusunu kurmasına engel olan, Türkiye'nin müstakil bir izlemesine engel olmaya çalışan Türk ordusunun operasyonlarına karşı olan ve gücünün büyük bir kısmını ABD'den alan NATO'dur. 

Türkiye'nin 1950' den sonra yaşadığı bütün kanlı darbelerin, 27 Mayısların, 12 Martların, 12 Eylüllerin,  kansız post modern 28 Şubatların ve 15 Temmuzların hepsinin arkasında yine NATO vardır!

NATO Türkiye'nin sırtında büyük bir kambur, ayaklarında ise prangadır!

Benim iyi gazeteci olarak kabul ettiğim ve sevdiğim sayın Nagehan Alçı'nın bu sözlerine şiddetle karşıyım. Nagehan hanım hiç kusura bakmasın! Bu sözlerine kesinlikle katılmıyorum. NATO ülkemizin başına gelmiş son yüz yılda ki en büyük felaketlerden bir tanesidir. NATO'nun kendisi bizim için bir felakettir. Çünkü yaşadığımız tüm felaketlerin PKK'nın, FETÖ'nün, YPG'nin, DEAŞ'ın hepsinin kaynağıdır.” 

Tüm bunlara rağmen ülkemize zerre kadar katkısı olmamış, 15 Temmuz’dan sonra dahi FETÖ’cü hainleri bünyesinde korumaya alan ve bize teslim etmeyen NATO’yu bu kadar savunmak neyin kafası? Sokaktaki vatandaşımızın dahi rahatlıkla analiz edebileceği NATO felaketini yeniden gözden geçirmenizi tavsiye ediyorum.

**

İşte Nagehan Alçı'nın 04.12.19 tarihli "Türkiye Batı ittifakından kopamaz ve kopmayacak" başlıklı NATO sever yazısının bir bölümü.

Batı medyasında ‘Türkiye NATO’dan atılsın’ diye yazanlarla ülkemiz içindeki ‘NATO’dan çıkalım’ diyen kafalar aynı zihniyet sahipleri. Bunlar düşman kardeşler.

Bu arada Batı medyasında Türkiye’nin NATO’dan atılması yönünde kara propagandayı en fazla Gülenistlerle bağlantılı çevrelerin yaptığını unutmayalım.

TARİHİMİZİN EN ÖNEMLİ KARARLARINDAN BİRİ

Cumhuriyet tarihindeki en önemli kararlardan biri 1952’deki NATO üyeliğimizdir.

NATO’ya ve genel olarak da Batı ittifakına dahil oluşumuz hem DP’nin hem CHP’nin ortak iradesi ve müşterek zaferidir.

Siz şimdi hakikate aykırı biçimde kendine Kemalist diyen Batı düşmanlarına bakmayın. Bunlar 1960’larda türemiş ve Atatürk’ün gerçek düşünceleriyle ilgisi olmayan Baas’çı kafalar.

Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk yaşasaydı 1952’ye kalmadan 1949’da NATO’nun kurucu üyesi olmamızı sağlardı.

1952’de NATO’ya girişimiz Atatürkçü bir milli mutabakat neticesinde gerçekleşti ve sonuna kadar doğrudur.