İstanbul
06 Mayıs, 2025, Salı
  • DOLAR
    38.61
  • EURO
    43.78
  • ALTIN
    4045.6
  • BIST
    9.168
  • BTC
    94584.048$

Dünyaya Demir Yağmasaydı?

06 Mayıs 2025, Salı 08:54 44 kez okundu.

Demir, yeryüzünde başka elementlere bağlı olarak bulunur. Dünyadaki ve hatta tüm Güneş sistemindeki demir dış uzaydan gelir. Çünkü güneşin sıcaklığı demir elementinin meydana gelmesine yeterli değil. Demir ancak güneşten çok daha büyük yıldızlarda sıcaklığı birkaç yüz milyona varan sıcaklıklarda oluşabilir. Yıldızların çekirdeklerinde hidrojen ve helyum gibi hafif elementler nükleer füzyonla daha ağır elementlere dönüşür. 

 

Demir (Fe), yıldızların çekirdeğinde üretilebilen en ağır elementlerden biri. Meydana gelen demir belli bir miktarı aşınca yıldız bunu taşıyamıyor ve patlıyor. Demir bu patlamalarla uzaya dağılıyor. Dünyamızdaki demir bu patlamalar sonucunda oluşuyor.

 

Demirin büyük bir kısmı süpernova patlamalarıyla uzaya saçılır. Dünya'nın oluşumu sırasında bu demir, gezegenin içine gömüldü ve büyük kısmı Dünya'nın çekirdeğinde yoğunlaştı. Bununla birlikte, göktaşları hâlâ Dünya'ya demir getirmeye devam ediyor. Bu yüzden Dünya'daki demirin kökeni yıldızlar olsa da, hâlâ dış uzaydan gelen demir parçaları bulunuyor.

 

Avustralya Ulusal Üniversitesi’nden Prof. Anton Wallner’ın araştırma ekibi, son 33 bin yılda oluşmuş derin deniz çökeltilerinde yıldız patlamalarından kaynaklandıkları bilinen demir izotopları (60Fe) tespit etti. Araştırma ekibinden Dominik Koll, 2021’de The Conversation’da yayımlanan bir makalesinde, “Uzaktaki yıldız patlamalarından kaynaklanan toz, hafif neredeyse algılanamayan bir yağmur halinde hâlâ Dünya’ya yağıyor” diyor. 

 

Antik Mısır’da göktaşı kaynaklı demirin kullanımını araştıran Johnson’un verdiği örneklerden biri de Tutankhamun’un hançeri. Firavunun mezarında bulunan 3.300 yıllık hançerin paslanmamış olması bilim insanlarını şaşırtmıştı. Mısır ve İtalya’dan araştırmacıların 2016'da Meteoritics & Planetary Science’da yayımlanan çalışmaları, hançerin göktaşı demirinden yapıldığını gösterdi. Hançerdeki nikel ve kobalt oranlarının, demirin bu dünyadan olmadığını gösterdiği belirtiliyor. 

 

Johnson ve ekibinin aynı dergide yayımlanan araştırmaları, Mısır’da bulunan yaklaşık 5.000 yıllık demir boncukların da göktaşı demirinden yapıldığını gösterdi. 

 

2015'de Grönland’ın kalın buz tabakasının altında bir çarpma krateri tespit edilmiş, Kopenhag 

Üniversitesi’nden araştırmacılar, buz altı radarıyla tespit edilen krateri genişliği 1 km'yi geçen demir göktaşının oluşturduğunu belirlemişti. 

 

Washington Üniversitesi’nden jeokimyacı Dr. Randy Korotev, yeryüzünün kayaçlarında istisnalar dışında, ki bunlar da çok nadir, hiç demir veya demir-nikel metali olmadığını belirtiyor. 

 

Çok sayıda tarih öncesi toplumun kullandığı demir, gerçekten de kelimenin tam anlamıyla gökten düşmüş. Danimarka’nın Doğal Tarih Müzesi’nden jeokimyacı Uffe Wilken, “Grönland’a Demir Çağı Uzaydan Geldi” adlı makalesinde Cape York demir göktaşının bölgeye yayılan parçalarının Grönland'da demir çağını başlattığını söylüyor. İngiltere'de bulunan The Open University'den Dr Diane Johnson da, çok sayıda tarih öncesi toplumun göktaşlarındaki demiri kullandığını gösteren deliller olduğunu belirtiyor. 

 

Peki eğer Dünya’da demir elementi olmasaydı ne olurdu? Nedir demirin önemi? 

 

Eğer demir olmasaydı; Dünya’nın büyük ölçüde çekirdeğindeki sıvı haldeki demir ve nikelin hareketiyle oluşan manyetik alanı oluşmazdı. Bu da Güneş'ten gelen zararlı radyasyonun Dünya'ya doğrudan ulaşmasına sebep olurdu.

 

Eğer demir olmasaydı; atmosfer, Güneş rüzgârlarıyla yavaş yavaş uzaya savrulabilirdi (Mars’ta olduğu gibi).

 

Demir, Dünya’nın yoğunluğunu artıran en önemli elementlerden biridir. Eğer demir olmasaydı; Dünya daha düşük yoğunlukta olurdu, bu da yerçekiminin zayıflamasına yol açardı.

 

Eğer demir olmasaydı; atmosfer daha ince olabilirdi, bu da suyun yüzeyde tutulmasını zorlaştırabilirdi.

 

Hayat farklı olurdu. Ve belki de olmazdı. Çünkü demir, canlılar için hayati bir elementtir. Kanda oksijen taşıyan hemoglobin, demir içerir. Eğer demir olmasaydı; hayvanlar bugünkü gibi oksijen taşıyamazdı ve büyük ihtimalle bizim bildiğimiz gibi canlı organizmalar gelişemezdi.

Bitkilerdeki klorofilin işleyişi için de demir gereklidir. Demir eksikliği fotosentezi olumsuz etkilerdi.

 

Eğer demir olmasaydı; sanayi ve teknoloji olmazdı. Demir ve çelik olmadan modern sanayi devrimi gerçekleşmezdi. Binalar, araçlar, makineler ve elektronikler büyük ölçüde farklı olurdu.

Sonuç olarak, demir olmadan Dünya büyük ihtimalle yaşanmaz bir yer olurdu. Eğer hayat oluşsaydı bile, bugünkü gibi olmazdı.

 

Kitabımız Kur'an-ı Kerim, Hadid yani Demir Suresinin 25'inci ayetinde demir elementine özellikle dikkat çekiyor. Ayette geçen “Demiri indirdik” ifadesindeki “enzelna" kelimesi, yağmur ve güneş ışınları için kullanılan fiziksel indirme anlamında. Demire dair bu bilginin, Kur’an’ın indirildiği dönemde insanlar tarafından bilinemeyeceği ise oldukça açık değil mi?.. 

 

“… Ve kendisine çetin bir sertlik ve insanlar için (çeşitli) yararlar bulunan demiri de indirdik…”

 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum