Ufuk COŞKUN

Ufuk COŞKUN

Mail: ufukcoskunn@gmail.com

“Himmet” değil “Hashtag”!

Anadolu Üniversitesi tarafından oluşturulan Sosyal Medya ve Dijital Güvenlik Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi (SOGİDEM) tarafından FETÖ/PDY örgütü üyelerinin sosyal medya üzerinden yaptıkları çalışmalar incelenerek bir rapor haline getirildi ve yayımlandı.

Sosyal medyada kendine fazla yer bulamayan bu rapor çok çarpıcı sonuçlar içeriyor. En önemli tespitlerden biri de 15 Temmuz darbe girişiminin ardından FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün sosyal medya üzerinden yürüttüğü eylem ve çalışmalarla dünyanın ilk “dijital terör örgütü” haline gelmiş olması. Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şafak Ertan Çomaklı’nın da ifadeleriyle örgüt, 15 Temmuz 2016’da tank ve topla gerçekleştiremediğini şu anda sosyal medya alanında korkunç bir şekilde gerçekleştirmeye çalışıyor. Bunun için de büyük bir saldırı başlatmış durumda. Bu saldırı, -bazen isimleri çok hafif şekilde ‘troller’ diyoruz ama- basit bir eylem olarak görülmemeli. Bu sebeple terör örgütünü bu saatten sonra silahlı eylemlerini gerçekleştiremediği için dijital bir terör örgütü olarak adlandırmak daha doğru. Şöyle ki FETÖ, dünyanın ilk dijital terör örgütü haline gelmiş durumda. Çünkü silahlı eylemlerini gerçekleştiremediği için şu anda hakimiyetine almak istediği Türkiye Cumhuriyeti makamlarını ve burada çalışanları, bu ülkede yaşayanlarını beyinlerini yönlendirmek için farklı bir saldırı yöntemi gerçekleştiriyor artık.

“Dijital bir terör örgütü olarak FETÖ, taktik ve stratejleri” başlığı ile İngilizce, Almanca, Fransızca, Rusça, Arapça ve Çince olmak üzere 6 dile çevrilecek olan raporun belki de en önemli maddesi; FETÖ mensubu kanallar ve FETÖ sempatizanlarının artık dini hususlar barındırmadığı. Kabala formatlı, Yahudilik ve Hristiyanlık karması peygambersiz bir düzenin temsilcisi FETÖ, örgüt modelini tarihsel birçok gizli yapılanmadan alan melez bir yapıdadır ve artık kabuk değiştiriyor. Dini argümanların bu toplum üzerinde tutmadığını o nedenle sosyal medya üzerinden toplumu saldırı altında tutarak taraftarlarını ayakta tutabilmeyi gelecekteki planlarını yapmayı düşünüyorlar.

FETÖ’nün sosyal medya taktikleri

SOGİDEM tarafından hazırlanan raporda örgütün sosyal medyada kullandığı yöntem ve ilkeler de tespit edilmiş. Buna göre örgütün sosyal medya hesaplarını yönetenlerin en çok 20.00 ile 23.00 saatleri arasındaki 3 saatlik dilimi kullandığı belirtilmiş. Örgüt üyeleri bu saat dilimlerinde kriminal saldırılarını dijital dünyada top tüfek olmadan gerçekleştiriyorlar. Toplumsal yapılanmaya zarar vermek için açılan bir ‘hashtag’ ile binlerce kişinin sicilini bozarak, devletle karşı karşıya getirecek eylemlere imza atıyorlar. Dijital terör örgütü bu kriminal saatlerde insanları sosyal medyada tutma alışkanlığını sağlamak için en çok paylaşım yapana ödül dahi veriyor.

Bir diğer taktik ise oluşturulan algı yöntemleri ile herhangi bir terör örgütünün, kriminal saatlerdeki propaganda ile meşru gösterilip, kişiye o örgütün eylemlerini benimsetmek. Böylelikle kişinin dünyasında meşruiyet kazanan illegal yapılanma artık verilen her bilginin teyit edilmeden kullanılması ve örgüt üyeliğine kadar gidilecek kadar bir yolun açılmasına zemin hazırlıyor. FETÖ’nün dijital ortamlarda gerçekleştirdiği her başarılı algı operasyonu ise hapiste, firarda veya toplum içinde olan üyelerine de moral ve motivasyon olarak geri dönüyor.

Dijital ortamın örgütte oluşturduğu diğer bir değişim de “himmet” kelimesi yerine bir “hashtag” işaret ederek para toplama yöntemine geçmiş olması. Yine Rektör Prof. Dr. Çomaklı’nın ifadeleriyle sosyal medyada ‘himmet’ yerine başka kelimeler kullanılıyor. Bu sebeple dijital dünyada estirecekleri terörü önceden görmek gerekiyor. Birçok şeyi manipüle edebiliyorlar, siyasi argümanları birbirine çok rahat düşürebiliyorlar. Demokratik ortamda yapılacak basit bir seçimi kan davası haline getirebiliyorlar. Bunun yakında zamanda örneklerini gördük. On dakika içerisinde bir mahalleyi çok rahatlıkla düşman edebilecek özellikte silah olarak kullanıyorlar. Yeni yeni tabirler kullanabiliyorlar. Seçimlerde bir galip gelen, bir de mağlup gelen olur. Her iki tarafı birbirine düşman edip, ikisinden de rant elde eden bir örgüt karşımızda şu anda. FETÖ’nün firari liderini yönlendiren akıl, şu anda dijital alanda saldırıyorlar. Artık dijital sahada ve sosyal medyada gruplar, abla ve ağabeyler oluşturup, adını farklı nitelendirerek örgütsel yapılanmaya gidiyorlar.

Açılan bu sosyal medya hesaplarının birçoğu yurt dışından yönetiliyor. Yurt dışında oluşturulan merkezler, Türkiye’de açtıkları cephelerde sosyal medyada algı yaratarak örgütü hâlâ aktif halde tutuyor ama görünen o ki sahte hesaplarla sosyal medyada algı yaratmak SODİGEM çalışmasının yüzde 10 kısım bile değil. Bahsedilen olay daha büyük. Örgütün faaliyetleri bunların çok daha üzerinde.

Dijital alanda FETÖ ile doğru yöntemlerle mücadele şart!

FETÖ, 2008 yılından itibaren öncelikle örgütle ilişkili basın yayın kuruluşları aracılığıyla hedeflenen kişiler ve kamuoyunda algı operasyonlarına başlamış, bu süreçte bir yandan isimsiz mektup yöntemi kullanarak, internet üzerinden 2010-2012 döneminde web siteleri üzerinden algı operasyonları yapmış, 2012 döneminden itibaren ise ülkemizde internetin ve akıllı cep telefon kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte sosyal paylaşım sitelerinde sahte hesaplarla hedefe ulaşmak istemiştir.

Profesyonel olarak asıl yayın yapanın kim olduğunun tespit edilmesini engelleyecek şekilde yurt dışındaki çeşitli sunucular aracılığıyla hizmete sokulmuş internet sitelerinden özel hayatın gizliliğini ihlal edecek tarzda görüntü ve sesler yayınlanmıştır. Örgütün sosyal medya taktikleri arasında gündem yaratma, devletin organlarını suçlu, hukuksuz gösterme, tehdit, sindirme, yıldırma ve şantaj, hedef saptırma, değerlerin istismarı, hedef gösterme, hukuki yanıltmaya çalışma, terör örgütünü meşru gösterme ve mağduriyet algısı yaratmak gibi gayrimeşru çalışmaları vardır.

Evet artık kendine sosyal medyada yol arayan ve hedeflerini buna göre belirleyen FETÖ’ye karşı dijital dünyanın dilini öğrenmeli ve aynı zamanda bizim de dijital dünyada da bir hukuk sistemi oluşturmamız gerekiyor. FETÖ ile mücadele sadece baskınlar, gözaltılar şeklinde değil, bu dijital oluşumun da farkında olarak buna göre hedef ve planlama yapılması şeklinde belirlenmelidir.

Sonuçları açısından çok önemli tespitler içeren bu raporun gerekli kurumlar tarafından ayrıntılı olarak ele alınması elzemdir. AK Parti’nin sosyal medyada algı oluşturmada ve yönlendirmede ne kadar eksik olduğu ortadayken FETÖ ve benzeri terör örgütlerinin ise bu alanda ne kadar aktif olduğu gerçeği ile karşı karşıyayız maalesef.

Yorum Yazın