Ufuk COŞKUN

Ufuk COŞKUN

Mail: ufukcoskunn@gmail.com

Muhalefet Et Derdinde!

Henüz daha işin çok başında salgın için 6 Ocak'ta Sağlık Bakanlığı bünyesinde bir operasyon merkezi kuruldu. 10 Ocak'ta da Bilim Kurulu oluşturarak gelişmeler takibe alındı. 14 Ocak'ta Kovid-19 Hastalığı Rehberinin ilk versiyonunu hazırlayarak konuyla ilgili herkes, teşhisten tedaviye kadar tüm süreçlerle ilgili bilgilendirildi.

20 Ocak'tan itibaren, hastalığın görüldüğü Çin'in Vuhan şehri, Hong Kong, Hindistan, Endonezya, Malezya, Myanmar, Filipinler, Singapur, Tayland, Tayvan, Amerika, Rusya ve Vietnam'dan gelen tüm yolcular ülkemize girişte taramadan geçirildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kovid-19 salgınının etkilerini azaltmak için toplamda 100 milyar liralık bir kaynak setini devreye alıyoruz açıklamasını yaptıktan sonra alınan tüm tedbirleri tek tek saydı.

En düşük emekli maaşının 1.500 liraya yükseltilmesinden tutun emeklilerin bayram ikramiyesinin Nisan ayı başında ödenmesine ve yine emeklilerin maaş promosyon ödemelerinin de, şubelere gitmelerine gerek kalmaksızın, doğrudan hesaplarına yatırılmasına varana kadar bir dizi kolaylık sunuldu.

Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığının belirlediği kriterlere göre ihtiyaç sahibi ailelere yapılacak nakdi yardımlar için ilave 2 milyar liralık bir kaynak da ayrıldı.

Tek başına yaşayan 80 yaş üstü yaşlılar için, sosyal hizmet ve evde sağlık hizmetlerinden oluşan periyodik takip programı devreye girdi. Banka borçları, KDV indirimleri vs birçok alanda sağlanan kolaylıklar kamuoyuyla paylaşıldı.

100 milyar liralık Ekonomik İstikrar Kalkanı paketinden Avrupa ve dünya gündeminde de övgüyle bahsedildi.  

Dolar kuru saldırılarına rağmen geçtiğimiz yılın son çeyreğinde yüzde 6'lık bir büyüme gerçekleştiren ve dünyanın en çok büyüyen ikinci ekonomisine sahip olan Türkiye’nin aldığı önlemler övüldü.

Örneğin Reuters haber ajansı; 'Başkan Erdoğan koronavirüse karşı ekonomiyi canlandırmak için harekete geçiyor' başlıklı haberinde, Türkiye Merkez Bankası'nın planlanandan daha erken bir toplantı ile koronavirüsün etkilerine anında müdahale ettiğini yazdı.

Macron, Merkel ve Johnson virüs ile mücadele kapsamında çaresizliklerini itiraf ederken, selpak mendillerin başına bile polis dikerken bizim aptal muhalefet, Erdoğan’ın açıkladığı pakete rağmen sonuç “dua edelim” ya da “kolonya” çıktı şeklinde algı üretmeye başladı.

Kimi kerhaneler üzerinden yürüyor kimi de imam yetiştireceklerine doktor yetiştirselermiş şeklinde kinlerini döküyor.

“Ülkede hasta yoksa bu kadar şehir hastanesini ne yapacağız, bunlar gereksiz masraf” diyen vizyonsuz, gamsız, tasasız bir muhalefetten de başka bir şey beklenmezdi doğrusu.

Enflasyonun yüzde 70’e, gecelik faizin yüzde 6200’e çıktığı, devletin borcunun 30 katrilyon arttığı ve 50 katrilyonluk paranın da bankalarda battığı dönemde faturayı tıp fakültesinde okuyan başörtülü kızlara çıkaran bir zihniyet bu.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun müdürlüğünü yaptığı SSK hastanelerinde insanların gecenin 4’ünde sıraya girdiği, kadın hastalığı için gelenlerin böbreğinden olduğu, bir iğneyle kolunu bacağını kaybeden insanların hayatının karardığı, ilaç parası bulamayanların da yaşamını yitirdiği, rehin alındığı bir dönemde tıp fakültesinde dereceye giren kızları sırf başörtülü oldukları gerekçesiyle okula almayan bir zihniyet bu!

Şimdi kalkmışlar dünyanın en iyi hastanelerine sahip ülkemizi karalamaya çalışıyorlar.

Avrupa ülkelerinde birer metre arayla yüzlerce metre uzunluğundaki market kuyruklarını, doktor ve hastane yetişmediği için ölüme terkedilen insanları görmeyen bu aptal kafa Amerika’nın test yaptırmak için bile yeterli olmayan bin lirasını göklere çıkarıyor.

Küba diyor, İtalya diyor, Almanya diyor, Macron diyor ama Türkiye diyemiyor! Türkiye diyemeyecekseniz ne işiniz var lan bu ülkede? Deprem olur, çığ düşer, sel felaketi yaşanır, terör saldırısı olur hep karşımızdasınız.

Sürekli bu ülkede felaketlerle birlikte kaos ortamı oluşsun istiyorsunuz. Dünyanın en büyük salgınına karşı çok ciddi tedbirler alırken sizin gözünüz hala dindar insanlarda!

Parası olmayanların hastanelerde rehin tutulduğu dönemleri unutmadı bu millet.

Kamuya ait sağlık kuruluşlarındaki muayene oda sayısını yüzde 400 arttırarak muayene kuyruklarına son veren Erdoğan’ı ağzınıza bile almaya utanmıyorsunuz değil mi? Bugün aynı anda 100 bin kişiye bakabilecek yoğun bakım ünitelerimiz var.

Bu salgını da atlatacağız. Size rağmen. Her türlü psikolojik harp taktiklerinize rağmen. Sizin hayalleriniz bile Erdoğan’ın icraatlarının yüzde bir seviyesine bile ulaşamaz.

 

Makale Yorumları

  • Selahittin METE20-03-2020 16:49

    Çok doğru tespitler.Tayyip Erdoğan karşıtlığı öyle bir hale getirdiki muhalefet ve devlet düşmanlarını , Erdoğan gitsinde ne olursa olsun konumundalar fakat bu ayrışmada devlet ve millet için hiç hayırlı değil.

Yorum Yazın